Dünya nüfusunun 19. yüzyıla oranla 5 kat artmasına karşın su kaynaklarının kullanımı 10 kat yükseldi. Bütün dünyada suların yüzde 71’i, Türkiye’de ise yüzde 73’ünün tarımda kullanıldığını bildirilirken, “Evsel kullanım için ayrılan su miktarı dünyada yüzde 11, Türkiye’de ise yüzde 16. Sularımızı verimli ve doğru kullanmak geleceğimizi korumaktır. Su tasarrufu, suya olan talebi azaltmak için en uygun maliyetli ve en çevreci yoldur” değerlendirmesi yapılıyor.
“Dünyada bugün 783 milyon insanın temiz suya erişimi bulunmamaktadır. Yeterli miktarda temizlik söz konusu olduğunda bu sayı 2.5 milyara ulaşmaktadır. Bu sayının gelecekte daha da artacağı gerçeği sır değildir. Bu bilgiler ışığında, suyun gelecekte şimdiki konumundan daha kıymetli bir noktaya erişeceği düşünülmektedir.”
Dr. Aziz Akgül, günlük hayatta alınabilecek önlemler ile su israfının önemli ölçüde azaltılabileceğini söyleyerek önlemleri şöyle sıraladı:
* Su israfını önlemek için 3-7-10 kuralını uygulayın. Musluğu açıp 3 saniye ellerinizi ıslatıp kapatın. Ellerinizi sabunladıktan sonra musluğu tekrar açıp 7 saniye durulayın. Musluğun 10 saniye açık kalmasıyla yüzde 50 su tasarrufu elde edebilirsiniz.
* Sebze ve meyveleri akan suyun altında yıkamak yerine su dolu kapta bir süre bekletin. Bu su ile çiçekleri sulayın.
* Kirlileri bulaşık makinesine koymadan önce dakikalarca sudan geçirmeyin. Bulaşıklarınızı elde yıkamayın. Bulaşık ve çamaşır makinesini tamamen dolduktan sonra çalıştırın.
* İdeal duş süresini 10 dakikayı geçmeyecek şekilde ayarlayın.
* Dişlerinizi fırçalama vb. kişisel temizlik yaparken musluğu boşa akıtmayın.
* Düşük akımlı veya sensörlü musluk başlığı kullanın.
* Bahçeniz için sulama aparatları tercih edin. Bu sayede daha az miktarda su kullanırsınız.
* Su kaçağı veya sızıntılara karşı tuvaletleri ve muslukları kontrol edin.

Günlük su ihtiyacının yüzde 5'i elleri sabunlarken musluğun kapatılmasıyla karşılanabilir
Uzmanlar, elleri sabunlarken musluğun kapalı olmasıyla İstanbul'un günlük su ihtiyacının yüzde 5'inin karşılanabileceğini belirterek tasarruf tedbirlerinin önemine dikkati çekiyor. İstanbul'da Ocak ayından sonra gelen yağışlarla barajlardaki doluluk oranı yüzde 65'in üzerine çıksa da devam eden ısınma ve kuraklık düşünüldüğünde su tasarrufunun önemi daha da artıyor.
Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Hüseyin Toros, "Tatlı suyun mevcudiyeti, insanların hayatta kalması ve ulusların ekonomik kalkınması için temel bir ön koşuldur. Artan şehirleşme, sanayileşme, sulamaya olan bağımlılık, altyapı eksiklikleri, yüksek yağış ve deşarj değişkenliği nedeniyle su kaynaklarının kıtlığı dünyanın pek çok bölgesinde yaygındır ve daha şiddetli olması beklenmektedir." diye konuştu.
Toros, su tasarrufu konusunda alınacak tedbirlerin gelecekte su kaynakların daha yeterli seviyelerde kalmasını sağlayacağını anlatarak, şu bilgileri aktarıyor:
İstanbul'da şebeke veya bina içerisinde su kaçaklarının azaltılması,
Kademeli ücretlendirme sisteminin yaygınlaştırılması,
Ekonomik musluk başlığı kullanılması, yağmur hasadının yapılması,
Etrafı açık olan ağaç yalakları ile cadde ve sokak sularının yalakta biriktirilmesi ve bitkilerin daha fazla su alması sağlanarak, yer altı suyunun daha fazla beslenmesi,
Duş kullanımlarında musluk açıldığında gelen soğuk suyu depolayarak temizlik veya bahçe sulama gibi farklı alanlarda kullanılması,
Çamaşır ve bulaşık makinelerini dolu veya doluya yakın iken çalıştırılması gibi yöntemler büyük su tasarrufu sağlayacaktır.
İstanbul'da günlük ortalama su tüketimi 2,9 milyon metreküptür. İnsanlar el yıkama sırasında muslukları 20 saniye boyunca açık kullanması nedeniyle 2-3 litre su harcamaktadır. Sadece elleri sabunlarken musluğun kapalı olmasıyla 200-300 mililitre su kullanımı olacaktır.
Her el yıkamada 1 litre su az tüketilse, bu sayede İstanbul'da günlük yaklaşık 150 milyon litre su tasarrufu sağlanacaktır. Bu da İstanbul'un günlük su ihtiyacının yüzde 5'ini kapsamaktadır. Bu İstanbul için büyük su tasarrufu demektir."
AA