Her Daim İman Programında Kulluk Şuuru Konuşuldu

“Her Daim İman” temasıyla bu yıl ikincisi düzenlenen SERVER Aile Buluşması, yoğun bir katılıma sahne oldu.

İyilerle birlikte sevgi ve muhabbet ile gerçekleşen anlamlı buluşmada; ‘Kuran-ı Kerim’, ‘İman’, ‘İnanç’, ‘Aile’ gibi pek çok konuda sunumlar yapıldı.

Programın açılış gününde katılımcılara hitap eden Prof. Dr. Mehmet Emin Maşalı, “Kulluk Şuuru” üzerine dikkat çeken açıklamalar yaptı.

“Kulluk şuurunun ilk adımı hakikati idrak etmektir”

Maşalı, insanın varlık içerisindeki yerini doğru kavramasının kulluğun temelini oluşturduğunu söyleyerek, Kur’an-ı Kerim’in ilk ayetlerinin de insana önce kendi konumunu hatırlattığını belirtti. Bu ayetlerin, insanın hem acziyetini hem de ilahi kudret karşısındaki konumunu hatırlatma amacı taşıdığını söyledi.

Konuşmasında Fahrettin Razi’nin tefsir anlayışından örnekler veren Maşalı, büyük âlimlerin açıklamalarının kulluk bilinci konusunda önemli bir rehber olduğunu vurguladı. Kulluğun teslimiyet, tevazu ve tâzimle şekillendiğini belirterek tarihi ve tasavvufi kaynaklardan örnekler ile “hakikatü’l-ubudiyye” kavramını ele aldı. Sülemî, İbn Kayyim el-Cevziyye ve Ebu Hayyan gibi âlimlerin kulluğu sevgi, itaat, sadakat ve nezaketle tanımladığını aktardı.

İnsanın kendi acziyetini fark ettiğinde ilahi rehberliğe ihtiyaç duyduğunu ifade eden Maşalı, “İnsan hem Rabbi ile hem de diğer varlıklarla ilişkisini doğru bir zeminde kurabilmek için ilahi rehberliğe muhtaçtır” dedi.

“Rubûbiyet hakiki, kulluk mecazidir”

Konuşmasında Fahrettin Razi’nin tefsirlerinden örnekler aktaran Maşalı, büyük âlimlerin kulluk bilinci üzerine geliştirdikleri derin açıklamalara dikkat çekti.

Razi’nin “Allah’ın Rabb’liği hakikidir; kulun kulluğu ise mecazi, sınırlı ve fani bir haldir” değerlendirmesinin, kulluğun mahiyetini anlamak için önemli bir çerçeve sunduğunu ifade etti.

“Kulluğun göstergesi, zorluk anında akla ilk gelendir”

Günümüzde insanların çoğu zaman kendi istekleri gerçekleşmediğinde ya da bir zorlukla karşılaştıklarında öfkelendiklerini, kaygılandıklarını belirterek, bunun kulluk bilincinin eksikliğinden kaynaklandığını ifade etti. Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri’nin, “Bir sıkıntı anında akla ilk gelen, kişinin gerçek mâbududur” sözünü hatırlatarak insanın kendi yönelişlerini sorgulaması gerektiğini söyledi.

İnsan kulluk için yaratılmıştır

Kur’an-ı Kerim’de Allahu Tealâ, Zâriyât  Suresi 56. Ayet-i kerimede; “Ben cinleri ve insanları ancak bana (ibadet ve itaatle) kulluk etsinler diye yarattım.” buyurmaktadır.  Gönderilen peygamberler de bu hakikati dile getirmiş; Allahu Tealâ’nın emir ve yasaklarını hatırlatmıştır.

“Malumattan marifete geçmeli”

Hicri 180'de vefat eden Abdullah İbn-i Mübarek Hazretleri’nin kendi dönemimde dahi bilginin çokluğundan ziyade şuura ihtiyaç olduğunu beyan ettiğini hatırlatan Prof. Maşalı, günümüzde de bilgiye ulaşmanın çok kolay olduğunu ve atık bu bilgiyle şuurlanmak gerektiğini hatırlattı.

Kulluğun Özeti: Teslimiyet

Konuşmasının sonunda kulluğun özünün teslimiyet olduğunu vurgulayan Maşalı, ilahi rehberliğin belirlediği ibadet biçimlerinin bu teslimiyetin birer yansıması olduğunun altını çizdi.

© İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.