Demans türleri arasında başı çeken Alzheimer özellikle 65 yaş üstü kişilerde görülüyor. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı da artıyor. Hastalığı engellemek mümkün olmasa da genç yaşlarda alınabilecek basit yaşam tarzı değişiklikleri sayesinde risk azaltılabiliyor.
65 yaş üzerinde Alzheimer daha sık görülse de aile geçmişinde bu hastalıktan muzdarip bir kişi varsa hastalıkla erken yaşlarda karşılaşma ihtimali mevcut. Hastalığın kadınlarda, erkeklere oranla biraz daha sık görüldüğünü ifade eden Dr. Hatice Ömercikoğlu Özden, diğer risk faktörlerini ise şöyle açıklıyor:
“Yüksek tansiyon, diyabet, yüksek kolesterol düzeyi, fiziksel aktivitede azalma ve sigara damar duvarlarını etkileyerek hastalık için risk faktörü oluşturuyor. Bununla birlikte yine görme kusurları, işitme kusurları gibi nedenler de Alzheimer riskini artırıyor.”
Alzheimer riskini azaltmak mümkün
Dünya genelinde bu kadar fazla insanı etkileyen Alzheimer’dan korunmak mümkün değilse bile yaşam biçiminde yapılabilecek bazı değişiklikler sayesinde risk azaltılabiliyor. Dr. Özden, “Araştırmalar beynimizi, bedenimizi ve ruhumuzu aktif tutmanın, sağlıklı alışkanlıklar edinmenin büyük faydası olduğunu gösteriyor” diyerek tavsiyelerini sıralıyor:
“Beyni korumak için en önemli adımlardan biri zihinsel olarak aktif kalmak. Bunun için yalnızca kitap okumak ya da bulmaca çözmek yeterli değil. Yeni şeyler öğrenmeye devam etmek de oldukça faydalı. Örneğin yabancı dil öğrenmek, resim veya seramik atölyelerine gitmek, bilgisayar kullanmayı öğrenmek ya da bir müzik aleti çalmaya başlamak beynin farklı bölgelerini çalıştırır ve sinir hücreleri arasındaki bağlantıları güçlendirir. Bu tür aktiviteler kişiye yaşam enerjisi verirken sosyal ilişkilerini de artırıyor.”
Ayrıca Dr. Özden, Alzheimer’dan korunmada kalp-damar sağlığını korumanın, düzenli egzersiz yapmanın, beslenmeye dikkat etmenin, sosyal hayatı canlı tutmanın ve kaliteli uyku uyumanın önemine dikkat çekiyor. Ruh sağlığını destekleyen aktiviteler, kafa travmalarından korunmada riski azaltıyor. Hastalık sadece kişiyi değil yakınlarını da etkilediği için aile bireylerinin sabırlı, anlayışlı ve bilinçli olmaları gerektiğini vurgulayan Dr. Özden, Alzheimer için kesin bir çözüm bulunmasa da tıpta umut verici çalışmaların sürdüğünü belirtiyor.